7 Ağustos 2014 Perşembe

Mustafa Yıldırım “Amacımız Türkiye’deki futbol eğitimi bakış açışını değiştirmek.”


Futbol Kolektifi olarak “Bir proje, bir röportaj” başlığıyla özellikle ülke futboluna katkı sunma kaygısı güden ama aynı zamanda bir arayışı da içinde barındıran çeşitli yaratıcı ve özgün projelerin fikir sahipleriyle gerçekleştireceğimiz röportajları kapsayan bir çalışma başlatıyoruz. İlk röportajımızı Futbol-book Antrenör ve Futbolcu Eğitim ve Paylaşım Platformu kurucusu Mustafa Yıldırım hoca ile gerçekleştirdik. 
Gerçekleştirdiğimiz röportajın ilk bölümünü yayınlıyoruz. Mustafa Yıldırım’ın ülkemiz futboluna ilişkin değerlendirmelerine yer vereceğimiz ikinci kısmı ise ilerleyen günlerde yapmayı planlıyoruz.

Bu güzel röportajları sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz…

Futbol Kolektifi: Kendinizi kısaca tanıtır mısınız?

Mustafa Yıldırım: Adım Mustafa Yıldırım 1970 doğumluyum. 1976 -1997 arası Almanya’da yaşadım. Orada İşleteme ve Dış Ticaret okudum. Evliyim ve iki erkek çocuk sahibiyim.

FK: Futbol geçmişinizi özetler misiniz? Gerek sporculuk gerek antrenörlük kariyerinizdeki belli başlı kilometre taşları nelerdir?

MY: Almanya’da futbol temel eğitimi aldım ve gençlerde dört sene Bundesliga oynadım ve sakatlık nedeniyle futbolu bırakmak zorunda kaldım. Bir buçuk sene önce TFF’den Antrenör belgesini aldım ve ayrıca aynı dönemde Scouting eğitimi aldım.

FK: Futbol bilginizin ve tecrübenizin gelişmesinde en büyük rol oynayan faktörler nelerdir? Oynadığınız veya çalıştığınız kulüp ya da kulüpler mi, bireysel özveri ve çaba mı, birlikte görev yaptığınız spor adamları mı ya da bunlardan birkaçı aynı anda mı etkili oldu?

MY: Futbol bilgimi ve tecrübemi Almanya’da futbol oynarken aldım. Aldığımız eğitim Mesut Özil ve Nuri Şahin gibi futbolcuların aldığı eğitimin aynısı idi. Bu sebeple futbol temel eğitim bilgimi sağlamdır. Bunun dışında futbol ile sürekli ilgili oldum ve küçük yaşlardan itibaren bütün maçları izledim (Dünya ve Avrupa kupası, lig ve amatör maçları).

Yaklaşık beş seneden beri futbol eğitimi ile ilgili Almanya’da ve diğer Avrupa ülkelerinde yoğun bir araştırma yaptım. Çok sayıda kitap ve makale okudum, onlarca dosya tercüme ettim ve binlerce antrenman videoları izledim. Bu seviye gelmemde en önemli etki kişisel çabam oldu.

FK: Kariyerinizde geleceğe ilişkin hedefleriniz nelerdir?

MY: 1)    Bu üç projeyi kitap halinde getirmek ve Türk Futbolun hizmetine sunmak istediğim ve üzerinde çalıştığım projeler şunlar: 

- Geleceğin Modern Çocuk ve Genç (Alt Yapı) Müfredatı: 6-18 yaş
- Mevki ve Pozisyon Antrenmanı ile ilgili Konsept: Savunma, Orta Saha ve Forvet Antrenmanı
- Futbolda Beyin ve Zeka gelişim ile ilgili Antrenman uygulaması 


2)    Bilgi ve birikimimi bir alt yapı takımında aktif sahada uygulayarak Türkiye Şampiyonu olmak ve Avrupa Şampiyonasına katılmak.

3)      Altınordu örneğinde olduğu gibi İstanbul’da bir Futbol Akademisini (futbol fabrikasını) kurmak.

4)      Türkiye’de ve Avrupa’daki yetenekli Türk futbolcuların bir çatı altında toplayıp bir Bilgi Bankası kurmak.

5)       Türkiye’de Futbol eğitim anlayışını değiştirmek ve Avrupa’daki eğitim düzeyine Türk futbolunu getirmek.

6)      A takımı çalıştırıp başarılı olmak

“Avrupa’da bu kapsamda bir platform yoktur.”

FK: Futbol-book projesini nasıl tarif edersiniz? Nedir Futbol-book? Proje kapsamında ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz? İnternet sitesi veya Youtube sayfasını ziyaret edenler nelerle karşılaşırlar? Projenin temel amacı nedir, neleri kapsamaktadır?

MY: Türk futbol eğitimi ile fiili olarak oğlumun futbol oynamasından dolay tanıştım. Türkiye’de futbol eğitim sistemini inceledikçe ülkemizde yanlışlıkları gördüm ve Avrupa’ya göre çok geride olduğumuzu fark ettim. Bundan dolay bu konuda ne yapabiliriz araştırma yapınca, bu konuda bilgi kitap vs. eksik olduğunu fark ettim ve bu şekilde Futbol-book projesi oluştu.

Futbol-book bir Antrenör ve Futbolcu Eğitim ve Paylaşım Platformudur. Yani Antrenörler ve Futbolcular Futbol-book’dan futbol eğitim bilgiler alabilirler ve kendini geliştirebilirler. Ayrıca bu platformda iletişim kurup bilgi alış verişi yapabilirler.  Avrupa’da bu kapsamda bir platform yoktur.

Amacımız Türkiye’deki futbol eğitimi bakış açışını değiştirmek. Türkiye’deki çocukların en iyi ve doğru eğitimi almalarına yardımcı olmak ve geleceğin yıldız futbolcularını Türkiye’den çıkmasını sağlamak. Biz Türk Antrenörler ve Futbolcular daha iyisini yapabiliriz. Bunu sağlamak için Avrupa’da çıkan her türlü bilgi ve yenilikleri Türkiye’de Antrenör ve Futbolculara hizmetine sunuyoruz. Futbol eğitimi ile ilgili bilgileri ve videoları tercüme edip siteye koyuyoruz.

FK: Projenin faaliyetlerinde sizin dışınızda görev alan kimseler var mı yoksa sizin bireysel çabalarınızla ortaya çıkardığınız bir üretim midir?

MY: Sitenin projesi bana ait. Ayrıca bu sitede benim ile beraber olan Sanlı Güldal arkadaşım var. Kendisi Fifa Menajeri ve antrenördür. Kendisinden maddi ve manevi birçok destek aldım. Özellikte Almanya’dan birçok Teknik Direktör bize danışmanlık yapıyor.

FK: Bugüne kadar nasıl geri bildirimler aldınız? Muhakkak çok sayıda güzel geri bildirim gelmiştir bunların hepsini tek tek hatırlamak da sıralamak da oldukça zordur. En çarpıcı olanları ele alabiliriz.

MY: Biz bilgi ve tecrübelerimizi Futbol-book aracıyla herkese ücretsiz sunuyoruz. Bundan dolayı Türkiye’nin her ilinden ve yurtdışından destek ve tebrik mesajları alıyoruz.  Bu anlayışımız Türkiye’de bilgi paylaşımını teşvik ettik. Hocalar bu konuda çok memnun ve bize sürekli dualarını aktarıyorlar. Bir hoca bana mesaj attı ve teşekkürlerini iletti, devamında şunu söyledi: 1. Amatör takımında antrenör olarak başladım. Takımım çok kötü durumdaydı ve çalışmalarımı Futbol-book video ve dosyalar göre yaptım ve şampiyon oldum ve Süper Amatöre çıktım. Bu tür mesajlar alıyorum. Futbolcular kendini geliştirmek için sürekli bana danışıyorlar ve elimde geldiği kadar herkese yetişmeye çalışıyorum. Türkiye’den ve yurt dışından 3000 civarı Antrenör ve binlerce Futbolcu takip ediyor.

FK: Projenin bundan sonraki serüvenine ilişkin tasarılarınız ve hedefleriniz nelerdir?

MY: Hedefimiz Türkiye’de bütün Antrenörlere ulaşarak Türkiye’de çocuklara iyi bir eğitim verilmesini sağlamak. Amacımız Türkiye’de futbolcuların Avrupa standartlarında iyi eğitim alabilmelerini sağlamak ve yabancı futbolcularına verilen milyonlarca dolar milli servetin yurtdışına çıkmasına engel olmak. Bu konuda ekip olarak elimizde gelen bütün gayreti sarf ediyoruz.

“Dünya kupasına Güney Amerika damga vurdu”

FK: Dünyanın en büyük futbol organizasyonu dünya kupası geride kaldı. Bir dünya kupasının ardından bu seneki turnuva ile ilgili değerlendirmeleriniz nelerdir? Önceki turnuvalara kıyasla dikkatinizi çeken yenilikler ve farklılıklar nelerdir? Bu doğrultuda dünyada futbolun serüvenine ilişkin ne gibi çıkarımlarda bulunabiliriz? Sizce ne gibi gelişmeler gerçekleşiyor dünya futbolunda?

MY: Dünya kupası ile ilgili bol gollü ve zevkli maçlar izledik. Güney Amerika takımlar Şampiyonasına damga vurdu, Kolombiya, Kosta Rika, Şili ve Meksika gibi ülkeler. Oyun kurallarını çok iyi uyguluyorlar ve çok koşuyorlar.

Ayrıca şunu da gördük: Artık genelde herkes futbolu iyi öğrenmiş herkes oyun kurallarını çok iyi uyguluyor. Takım halinde oyun ön plandaydı, yani sadece bir iki yıldız futbolcu ile başarılı olmak mümkün değildir. Takım halinde hücum ve takım halinde savunma, çok koşmak ve çok pres yapmak ön plana çıkan unsurlardı.

Avrupa ve özellikle Alman futbolunu sürekli takip etiğim için oynanan futbol bana göre çok normal. Aslında Futbol-book vasıtasıyla aktarmak istediğimiz futbol anlayışı budur.  Bunu en iyi şekilde Almanya uyguladı ve Dünya Şampiyonu oldu.

Alt yapıya yatırım yapmadan ve uzun planlama yapmadan başarılı olunmaz. Almanya bu konuda en iyi örnek. Almanya alt yapıya uzun zamandır yatırım ve planlama yapıyor ve karşılığını da alıyor. Ayrıca Almanya bizim gibi genç bir nüfusa sahip olmadığı halde elindeki malzemeyi iyi kullanıyor. Örneğin Kosta Rika 4.5 milyon nüfusu ile Dünya Şampiyonasında büyük bir sürpriz idi ve Avrupa’da birçok büyük kulüplerde oyuncuları da var.

En büyük hayal kırıklığı İspanya oldu, artık herkes İspanya futbolunu çözmüş durumda.
Sürekli kendini yenilenip geliştiremiyorsan geri kalmış oluyorsun ve başarılı olman mümkün değildir. Burada örnek olarak İspanyayı gösterebiliriz. İspanya son döneminde çok başarılı oldu ancak devamında kendini yenileyemedi. Onların yeni bir yapılandırmaya gideceklerini düşünüyorum.

Biz de Türkiye olarak burada birçok dersler çıkarabiliriz ve artık çıta çok yükseldi. Alt yapıya uzun vadede planlama yapmadan başarı gelmesi mümkün değildir. Bu konuda bizim hala bir planımız ve yol haritamız yok.

FK: Gerek ulusal gerek uluslar arası anlamda yaptığınız çalışmalar futbol camiasının interneti aktif kullanan mensupları tarafından yakından takip ediliyor ve büyük ilgi topluyor. Bu konuda Futbol Kolektifi olarak sizi özellikle tebrik etmek isteriz. Sizin de belirttiğiniz üzere Futbol-book projesi kapsamında yazılı ve görsel çok sayıda kaynak incelediniz ve uluslar arası ilişkiler kurarak bu ilişkilerin ülkeye gelmesini, çeşitli etkinliklerin parçası olmasını sağladınız. Peki, bu çalışmaların ötesinde Mustafa Yıldırım bir takımın başına geçme konusunda ne düşünüyor? Bu konuda her hangi bir teklif aldı mı? Kendisi bu teklifleri nasıl değerlendiriyor? Meydana gelmiş böylesi ciddi bir birikimin pratik anlamda karşılığını gözlemleyebileceğimiz bir çalışmanın parçası olma tasarınız bulunuyor mu?

MY: Şu anda aktif olarak bir takım çalıştırmak istiyorum, ancak herhangi bir teklif almadım. Teklif gelirse değerlendirebilirim.

İlgi ve alakanıza teşekkür ederim. Başarılarınızın devamını diliyorum.

FK: Biz de teşekkür ederiz.

Röportaj: Futbol Kolektifi - Ulaş Taştekin

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder